DEXTER: 8. Sezon 3. Bölüm: Dexter Morgan('ı) Ne Yiyor?

Spoiler içerir



Dexter dizisini iki kısma ayırmak istesem ilk beş sezonu bir kenaya, son ikisini ayrı bir kenara koyardım. Beş sezon boyunca bize Dexter'ın rutini, eski ve yeni ilişkileri, olaylara karşı tavırları ve direnme gücü gösterildi. Dexter dışındaki diğer karakterlere de geniş ölçüde yer verildi, hepsine karşı sevgi besledik. Altıncı sezona girildiğinde dizi daha karanlık sulara adım attı. Özellikle Debra'nın iç dünyâsına inildikçe ağabeyine âşık olduğunu öğrendik. Sezon boyunca inişli-çıkışlı bölümler boy gösterdi, dinî konulara girildi, Peder Sam, Mike, Louis Greene gibi senaryoda önemli yere sahip yeni karakterleri ve (kısa süreliğine de olsa) Dex'in kâtil kardeşi Brian Moser ile Üçlemeci'nin oğlu Jonah'ı gördük. Bence güzel bir sezondu. Fakat herkes aynı düşünmüyor zirâ hayranlar sırf altıncı sezon yüzünden ikiye bölündü denebilir. Yalnız hemfikir olunan bir konu varsa, o da sezon finalinin sonundaki büyük sürprizdi. Aslında biliyorduk o günün geleceğini. İlla ki günün birinde Deb, hayranlık duyduğu üvey kardeşinin "karanlık yolcusunu" öğrenecekti. İşte bu, Pilot'tan tam altı yıl sonra gerçekleşti. Dolayısıyla yedinci sezon beklenmedik hadiselere, dönüşlere, sürprizlere sahne oldu ve benim de favori sezonum hâlini aldı. Nefret ettiğimiz bir karakter vardı ki -Maria LaGuerta- çoğu zaman ölmesini diledik ve sonunda kabûl oldu. Çok büyük ihtimâlle yaşamının bu şekilde son bulacağını kimse tahmin edemezdi. "Trajik" ölümünden sonra etrafa verdiği hasar ise hayal bile edilemezdi... Diziyi ikiye ayırmamın nedeni Debra ile alâkalı. Altıncı sezonda yıllarca içinde birikmiş hislerini döktü ortaya, yedinci sezonda gerçeği kabûllenmeye çalıştı, sekizinci sezonda ise...


Yukarıdakileri niye anlattım, bilmiyorum. Final bölümünde anlatacaktım aslında. Ancak "What's Eating Dexter Morgan?"ı izlerken aklıma eski sezonlar geldi; ilk yıllar... Dexter'ın departmana donut getirdiği, Debra'nın yüzünün güldüğü, Doakes'un sık sık "fuck" sözcüğünü kullandığı, LaGuerta'nın şirretlik ettiği(bitch), Batista'nın "kritik seçimler" karşısında millete anketörlük yaptığı yıllar... (Masuka değişmedi) 2006'dan beri dizinin müdavimiyseniz geçmişten bugüne Dexter'ın geçirdiği evrimi iyi bilirsiniz.


Sezonun üçüncü bölümü Debra'nın üzerinden gitti. Kör kütük sarhoş Deb, arabada içki içmesinin yanısıra direği de yamultmuş. Yaptığı şeyi görünce verdiği tepki ise anırmak("gülme" denmez ona) oldu. İlahi Deb(Jennifer Carpenter, Emmy adayı olursa şaşırmam). Gecenin dördünde, Dexter yerine (eski) girdili çıktılısı Quinn'i çağırıyor, sorun hâlloluyor bir bakıma. Yaşananları Dex'e aktarıyor Quinn, Dexter da boş durmuyor; Deb'i ikna edip akşam yemeğine çıkıyorlar. Hem seyirci hem Dexter buluşmanın iyi neticeler getireceğine inansa da ertesi sabah olanlar ağzımızı açık bıraktı. LaGuerta'yı öldürdüğünü itiraf etmek?! Aklını peynir ekmekle mi yedin Deb? Çizgiyi aştı bu. Zirâ sen kendini ele verirsen Dexter'ı da sürüklersin peşinden; haydi onu geçtim, diğerlerinin hayatını da boka çevirirsin. Batista, Quinn, Matthews, Masuka zatları gerçeği öğrenince travma geçirmeyecekler mi? Hayatından memnun değilsen ya Miami'yi terk et ya da intihar et. 8 sezondur en gıcık olduğum hareketi yaptın ya Deb, başka bir şey demiyorum. Ölsen -ki öleceksin sezon sonunda- üzülmem, gereğinden fazla dayandın... Neyse ki Vogel araya giriyor ve uzmanlığını kullanarak bundan da sıyrılıyoruz.

 Sevdiğim herkesi yiyip bitirdim. 

Beyin Cerrahı kâtili... Belki Dexter'ın sonunu getirecek babayiğit. Tahminimce 6 ya da 7. bölümde göreceğiz. Çok sürpriz ve beklenmedik birisi olacağı kesin fakat şu an için merakımızı körükleyeceğimiz bir konu değil(kendi adıma konuşuyorum).


87. bölümde Debra'sız sahne yok denecek kadar azdı, Debra'nın tek kişilik gösterisiydi. Ortalama bir bölüm olan "Dexter Morgan('ı) Ne Yiyor"un sonunda yaşanan seansı hepimiz çok özlemiştik, değil mi? Biraz uzun tutulsaydı keşke. Hannah'yı hâlen göstermeyen senaristlere de yuh diyebilir miyim? 


7,5/10

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder