HER (Eleştiri)


Özel siparişler üzerine mektup yazan şirket çalışanı Theodore, günlerden bir gün, Element Yazılım'ın "ilk yapay zekâlı işletim sistemi"ni tanıtan reklamla karşılaşır. Hemen sonraki sahnede Theodore'un işletim sistemini alıp kurduğunu görürüz. İlk diyaloglarındaki sohbet ve filmin konusu itibariyle -bariz bir şekilde- ikilinin gelecek dakikalarda ilişkiyi ilerleteceğini anlıyoruz.

NEBRASKA (Eleştiri)


Alzheimer, bunak, alkolik ama iyi niyetli, biraz da saf, 80'li yaşlarında Woody Grant (Bruce Dern)'in evine bir yazı gelir: "1 Milyon Dolar Kazandınız!" Posta idaresine güvenmediğinden, iki evlat sahibi yaşlı adam, parayı almak için Montana'dan Nebraska'ya gidecektir. Tabii ki bu uzun yolculuğa karısı ve çocukları izin vermez çünkü adamdaki yazının, insanlara dergi aboneliği kakalamak için herkese gönderdikleri kâğıt parçasından ibaret olduğunu düşünürler. Fakat Woody, yıllar önce arkadaşına "ödünç verdiği" kompresörü ve her zaman hayalini kurduğu kamyoneti satın almak için nihayet başına devlet kuşu konduğunu iddia eder, gitmeyi kafasına koymuştur. Ailenin iki numarası David (Will Forte) de durumu anlayıp onu Lincoln, Nebraska'ya götürmeyi kabul etmiştir. Fakat bir şartı vardır: Babasının çocukluğunun geçtiği, aynı zamanda çoğu akrabalarının ve çocukluk arkadaşlarının bulunduğu kasabada mola vereceklerdir...

THOR: THE DARK WORLD (Eleştiri)


The Avengers başta olmak üzere tüm Marvel yapıtlarının yüz milyonlarca dolar hasılat yapmasıyla berâber, ikinci bir Thor filmi çekmek farz olmuştu. Sinemadan az çok anlayan biri için yeni Thor filminin kulağa son derece riskli geldiği su götürmez bir gerçek. Hâli hazırda stüdyo mahsulü son iki yapım 1 milyar dolar barajını aşmışken, "para için film" düşüncesiyle harekete geçilmesi riski fazlaydı ki bu durum sadece Marvel süper kahramanlarına has bir şey değil; hemen hemen her seri için geçerli. Ne yazık bize ki, "Karanlık Dünyâ" takısı verilen kaslı tanrı Thor: The Dark World, hem ortalamaya hem ilk filme göre büyük hayal kırıklığı.

THE WOLF OF WALL STREET (Eleştiri)



New York'un Manhattan adasında konumlanan ve dünyânın önde gelen finans kuruluşlarına, iş yerlerine ve gazetelere ev sahipliği yapmakla bilinen Wall Street'in aynı zamanda yolsuzlukların, kara para aklamanın, vergi kaçırmanın, hisse manipülasyonun en baba mekânı olduğu, şüphesiz gün gibi ortada. Amerika Birleşik Devletleri'nin, dolayısıyla tüm dünyânın ekonomik bel kemiği poziyonundaki caddenin tarihini uzun uzadıya anlatmaya gerek yok. Bildiğimiz "takım elbiseliler" yuvası. Bizi -ve elbette Martin Scorsese'yi de- ilgilendiren konu, 80'lerin sonunda ve 90'ların başında fırtına gibi esen Jordan Belfort'un hikâyesi. New York'da doğup büyüyen, muhasebeci annesi-babası tarafından yetiştirilen, orta sınıfa mensup bir aileden gelen 22 yaşındaki Jordan Ross Belfort'un amacı harcayamayacağı kadar fazla miktarda para kazanmaktır. Bu amaç uğruna, Wall Street'te bulunan büyük kuruluşlardan birinde, L.F. Rotschild'de broker, yâni komisyoncu olarak işe başlar. Kara Pazartesi adıyla tarihe geçen, borsanın bir günde aşırı değer yitirmesiyle berâber Rotschild iflâs eder, Belfort işsiz kalır. Neyse ki Belfort için bu işsizlik durumu fazla sürmez zirâ büyük şirkette deneyimli adamlarla birlikte genç yaşta mesleğe giriş yapmıştır. Rotschild'e kıyasla devede kulak kalan, Türkçe'ye "değersiz hisse" olarak çevrilen penny stock'ları küçük şirketlere ve aracılara kakalayan yeni bir şirkete girer ve burada hayatının kararını verir: Değersiz hisseleri değerinden yukarılarda gösterip (finansal manipülasyon) müşteriden daha fazla para koparmayı vizyon edinen, kendine ait bir şirket (Stratton Oakmunt) kurar. Tahmin edebileceğiniz üzere şirket büyür, genişler, haber olur, gazeteye çıkar, halk arasında yayılır. Tüm bunlar olurken Belfort ve arkadaşları da paraya para demezler; partiler, kadınlar, uyuşturucular, yatıştırıcılar... Ta ki, FBI devreye girene dek.

I, FRANKENSTEIN (Eleştiri)


Ünlü İngiliz yazar Mary Shelley'nin eseri olan Frankenstein, edebiyatta geniş yankı uyandıran bir gerilim romanıdır. Daha sonraları eseri için "O zamanlar genç bir kız olan ben, böyle korkunç bir fikri nasıl da bulup geliştirdim?" sözlerini sarf eden Shelley bile, belki de karakterinin bu kadar yayılacağını ve birçok farklı bakış açısıyla ele alınacağını tahmin etmemiştir. Literatürde çeşitli şekillerde karşımıza çıkan yaratık, tekrardan beyazperdelerde, Aaron Eckhart'ın önderlik ettiği oyuncu kadrosuyla birlikte...

THE FIFTH ESTATE (Eleştiri)


En kaba tabiriyle WikiLeaks, kendilerine "sızıntıları" ulaştıran muhbirlerinin güvenliğini ön plânda tutarak, ABD başta olmak üzere ülkelerin kirli çamaşırlarını ortaya çıkaran, gönüllü katılımcılardan oluşan bir internet organizasyonu. Yayına hâlâ devam etmekte olan İsveç merkezli site, 2006'dan beri faaliyet gösteriyor. Şüphesiz ki WikiLeaks'i dünya çapında büyük üne kavuşturan olay, ABD'nin Afganistan'ı işgâli sırasında tuttuğu belgeleri yayınlaması ve aradan birkaç ay geçtikten sonra er Bradley Manning aracılığıyla 250.000 diplomatik belgenin ele geçirilmesiydi. Sitenin kurucusu ve editörü Julian Assange, bu olayın ardından İsveç hükümeti tarafından "cinsel taciz" ile suçlanmıştı...